Henry Russell Hitchcock, Schindler'in
mimarlığının keyfi ve kaba bir etki ortaya koyduğunu söyler.Fakat Schindler'de
yoğun bir canlılık göze batar.Schindlerin tasarladığı modern sanat müzesi
uluslararası üslubun özelliklerini taşımadığı için eleştirilmiştir.Schindler
buna cevap olarak kendi mimarlığının herhangi bir üsluba indirgenemeyeceğini
belirtir.Schindler ''ben stilist,fonksiyonalist veya sloganist değilim.''
der.Onun fikirleri Semper'in teorilerine ve Wagner'in öğretilerine dayanır.Ona
göre batı mimarlığını belirleyen unsur konstrüksiyon sorunlarının çözümüdür.İki
amaç vardır: 1.yapının stabilitesini sağlamak 2.yapı malzemesine plastik bir
form vermek.
Schindler'e göre modern insan mekansal dünyayı kendi egemenliğinde
görür.Konut mekanı kişinin hayatına göre şekillenir.Modern kültürde konutsal
mahremiyet artık utanılacak bir geri çekilme olmaktan çıkmıştır.Mekan sahibinin
zaman,mekan,ışık,hava ve ısıyı özgürce elde edebilmesi güvence altına
alınmıştır.
Schindler,Semper'in teorilerinden etkilenmiştir.Semper duvarı mekan
yaratan bir strüktür olarak ele
almıştır.August Schmarsow'a göre mekan algısı ve mekansal imaj bizi mekansal
tasarımlar yapmaya zorlar.Mimar mekan tasarımcısıdır.
Schindlere göre mimarlık akademileri herhangi bir stili taklit etmeyi
öğretebilir ama mimarlığın gerçekte ne olduğunu hissettirmez.
Schindler'in beşinci seminerine göre bir mimar insanların ihtiyaçlarını
bilmelidir.Sadece bugünün değil gelecekteki ihtiyaçlarını da bilmelidir.Mimarın
asıl uğraşı insanın yaşamına biçim vermektir.
Sullivan'ın sloganı olan 'form işlevi izler' sözü, Schindler'e göre ise
'form ruh katılan işlevi izler' olmuştur.
Otto Wagnere göre işlevleri farklı olan binaların cepheleri de farklı
olmalıdır.
Schindler,FL wrightın mimarlığını tanımlarken şunları söyler: ''onun
yapıları anlamlı şekiller ve ilişkilerden oluşan mekan formlarından oluşur.''
Schindler 1917 yılında FL Wright ile çalışmaya başlamıştır.Wrighta
yazdığı mektubunda kendisinin Otto Wagner'in öğrencisi olduğunu ve kendisiyle
çalışmak istediğini belirtmiştir.1917 yılındaki Tokyo İmperial Hotel yapısında
beraber çalışmaya başlamışlardır.
Schindler 1922 yılına kadar Wrightın ofisinde çalışdıktan sonra
Californiaya gelmiştir.Burada İrvin Gill ile tanışırlar.Gill,wrightla beraber
Sullivan ofisinde yetişmiş bir mimardır.Gill,schindlerin kendi için tasarladığı
bir konut projesinde schindler ile çalışmıştır.Bu konutta geceve gündüz
mekanları birbirinden ayrılmamıştır.Mekanlar arasında bir hiyerarşi ve herhangi bir sirkülasyon sistemi
yoktur.Schindler tasarladığı konutu anlattığı bir makalesinde şunları söyler:
''Odalarımız bahçe seviyesine yakındır ve bahçe evin bir parçasıdır.İç mekan
ile dış mekan arasındaki ayrım belirsizdir.Duvarlar:az,ince ve yeri değişebilir
niteliktedir.Her bireyin özel bir odası vardır.Açık mekanlarda
uyunabilir.Çalışma ve oyun-eğlence mekanları bahçe ile bütünleşiktir.Schindler
bu yapıda kamp çadırı metaforunu kullanmıştır.Kamp çadırının özellikleri:1.korunaklı
bir mekan 2.açık bir manzara 3.kamp ateşi 4.çatı